Benleri olan hastalar tarafından sıkça merak edilen sorulardan birisi benlerin alınınca kanserleşme yapıp yapmayacağıdır. Bu yazımızda kanserleşme eğilimi olan benlerin nasıl anlaşılacağı ve ben aldırmanın kanserleşmeye neden olup olmadığı ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
Benlerin kanserle ilişkisi ele alınmadan önce kısaca benin ne olduğundan ve neden ortaya çıktığından bahsetmek faydalı olacaktır.
Ben Nedir? Neden Olur?
Benler tıbbi olarak nevüs olarak anılır. Doğuştan olabileceği gibi sonradan ortaya çıkan türleri de bulunmaktadır. Benlerin oluşma nedeni cilde rengini veren melanin isimli hücrelerin belli bir alanda toplanmasıdır. Renk hücrelerinin belli bir alanda toplanması cilt yüzeyinden görülebilecek benlerin oluşmasına neden olmaktadır.
Renk hücrelerinin neden bir arada kümelendiği tıbbi olarak kesin olarak bilinmemektedir. Ancak yapılan bazı araştırmalar 2 yaş öncesi dönemde güneşe fazla maruz kalınması, beyaz tenli olunması, genetik faktörler gibi etkenlerin ben oluşumunu arttırdığını tespit etmiştir.
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/11227927/
Kanserleşen Benler Nasıl Anlaşılır?
Kanserleşen benlerin tespit edilmesi için evrensel kabul gören ABCDE kuralına başvurulmaktadır. Bu kural 1985 yılında ABCD kuralı olarak literatüre geçmiştir. 2004 yılında ise ABCDE kuralı olarak genişletilmiştir. Günümüzde hala geçerliliği devam etmektedir.
ABCDE kuralına uyum gösteren benlerin kanserleşme eğiliminde olduğu düşünülür. Bu tür benlerden parça alınarak biyopsiye gönderilir ve bende kanserleşme olup olmadığı tespit edilir.
Biyopsi İçin Parça Nasıl Alınır?
Halk arasında biyopsi için benden alınacak parçanın ameliyatla alınması gerektiğine dair geçersiz bir duyum bulunmaktadır. Benden parça alınması için ameliyat gibi zorlu bir sürece gerek yoktur. Biyopsi için benden küçük bir parça alınması yeterlidir. Bu işlem içinde “dermal punch” aleti ile benin yüzeyinden az miktarda doku alınması yeterlidir. Alınan doku incelendikten sonra kanserleşme olup olmadığı net bir şekilde anlaşılır.
ABCDE Kuralı Nedir?
ABCDE kuralı kanserleşen benlerin anlaşılması için gerekli kriterlerdir.
- A ( Asymmetry ) Asimetri
- B ( Border) Sınırlar
- C ( Color) Renk
- D (Diameter) Çap
- E ( Evolving) Değişim
Vücutta bulunan bir bende kanserleşme olup olmadığı yukarıda bahsedilen kriterlere göre değerlendirilir.
Asimetri benin kendi içerisinde simetrik olup olmaması anlamına gelmektedir. Eğer ben kendi içerisinde simetrik değilse yani bir yarısı diğer yarısından farklı ise kanserleşme eğiliminde olduğu düşünülebilir.
Benin sınırlarının düzensiz, belirsiz olması, ben içerisinde renk düzensizliği olması da kanser riskini arttırmaktadır. Ayrıca benlerin çapının 6 mmden büyük olması ve bende süreç içerisinde değişim görülmesi de riski arttıran faktörler arasındadır.
Kanserli Benler Nasıl Anlaşılır?
En yaygın bilinen kanserler malin melanom ve bazal hücreli karsinomdur (BCC). Malin melanom türü bazal hücreli karsinomlara göre daha riskli ve kötüdür.
Malin melanom benler kısa sürede vücudun başka bölgelerine sıçrayabilir. Bu nedenle risklidir. Fark edilir edilmez en kısa sürede tedavi edilmesi gerekir. Aksi halde yayılarak ölümcül olabilir. Bazal hücreli karsinomlarla daha az kötü huyludur. Bu tür kötü huylu benler başka yerlere yayılmaz ancak olduğu yerde büyüyerek iyileşmeyen yaraya dönüşebilir.
Kanserli Ben Öldürür mü?
Kanser arasında cilt kanseri riskli grupta yer almada da önlem alınmadığı takdirde ölümcül olabilmektedir. Melanom benler kısa sürede tedavi edilmelidir. Aksi halde vücuda yayılarak ölümle sonuçlanabilir.
Kötü Huylu Benlerin Alınması Kansere Neden Olur Mu?
Elbette hayır. Bilakis kötü huylu benin alınmaması yayılmasına neden olarak ölümcül risk oluşturabilir. Bu nedenle kötü huylu benlerin mutlaka alınması gerekmektedir. İyi huylu benler içinde durum aynıdır. İyi huylu lezyonlarında alınmasında hiçbir sakınca yoktur. Hatta benlerin alınması ileride oluşabilecek kanser riskini de ortadan kaldırmaktadır.
Ben Aldırma Nasıl Yapılır?
Ben tedavisi için güncel olarak kullanılan birkaç teknik bulunmaktadır. Bunlar; lazer, koter, plazma ve radyo frekans teknikleridir. Bunlara ek olarak ameliyat seçeneği de bulunmaktadır. Ancak ameliyat seçeneği oldukça demode, acılı ve hasta konforu düşük olduğu için yer verilmemiştir.
Lazer cihazı ile yüzeysel ve koyu renkli benler iz kalmadan tedavi edilebilmektedir. Ancak ciltten kabarık lezyonlarda yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle tedavi alanı dardır.
Koter tekniğinde benler koter cihazının yüksek ısısı ile tedavi edilmektedir. Ancak cihazın gücünün çok fazla olması bazı durumlarda sağlıklı dokuların zarar görmesine ve iz kalmasına neden olabilmektedir.
Plazma tedavisinde plexr adı verilen bir cihaz kullanılmaktadır. Cihazın bene yaklaştırılması ile sübliminasyon gerçekleşir. Yani cilt ile cihaz arasındaki hava plazma şekline gelir. Ben bu şekilde tedavi edilir.
Radyo Frekans tekniği mantık olarak koter cihazı ile yanıdır. RF cihazı radyo dalgalarını ısı enerjisine dönüştürmektedir. Cihazın yüksek ısısı sayesinde bene dokundurulduğunda ben buharlaşmaktadır. RF cihazının gücü kotere göre daha düşük olması ve hassas bir şekilde ayarlanabilmesi sayesinde iz kalma riski yok denecek kadar azdır. Cihazın ayarına göre cildin üst kısmından milim milim buharlaştırma yapılabilir. Bu sayede ben dokusu tabaka tabaka ortadan kaldırılır. Sağlıklı dokular zarar görmez.
Op. Dr. Atilla Kaya, deneyimli bir genel cerrahi uzmanı olup aynı zamanda medikal estetik uzmanıdır. Özellikle proktoloji alanında uzmandır ve makat hastalıkları teşhis ve tedavisi konusunda önemli bir tecrübeye sahiptir.